• Anasayfa
  • https://www.facebook.com/facebook
  • https://www.twitter.com/twitter
mehmet fatsa
mehmet.fatsa@hotmail.com
Giresun’un Medâr-ı İftiharı Hacı Abdullah Halife
21/04/2012

Karadeniz Bölgesinin Müslümanlaşma sürecinde âlimlerin ve tasavvuf adamlarının büyük rolünün olduğu artık bilinen bir konudur. Günümüzden yüzyıllar önce bölgemizde yaşadığı anlaşılan Şeyh Kerameddin, Mevlana Ede Derviş, Şeyh İdris, Çağırgan Veli, Yakup Halife, Kasım Halife ve oğlu Hacı Abdullah Halife bunlardan ilk akla gelenlerdir. Yaşadıkları bölgemizde büyük etki meydana getiren bu Hak dostu dervişler, sağlam İslam itikadının ve kardeşlik ruhunu kurumsallaştıran tasavvufî hareketin de temsilcileri olmuşlardır.     

Hacı Abdullah Halife, yaşadığı Yağlıdere vadisinde stratejik bir yerde iskâna açılan Ahiçukuru (Tekke) köyünde kurduğu cami, imarethane, değirmen ve medrese ile bir yandan gelip geçen yolculara hizmet ederken, bir yandan da burada yetiştirdiği talebelerini çevre köy ve kasabalarda görevlendirerek ilim ve irfan kültürünün intişarına vesile olmuştur.

Tarihe ışık tutan kaynakların verdiği haberlere göre Hacı Abdullah Halife 16.yüzyılda yaşamıştır. Şehzadelik yıllarında Trabzon’da valilik yapan Yavuz Sultan Selim’in ve annesi Gülbahar Hatun’un takdirine ve ilgisine mazhar olmuş, bu yüzden de desteklenerek adına vakıflar tesis edilmiştir.

Çepni Türklerinin önemli beylerinden Eşter Bey’in Kızıllar (Koçlu) köyünde kurduğu medrese ve camide görev yapan Mevlana Hamza (müderris-hatip) ile Hidayetullah (müezzin) onun ahfadındandır. Yağlıdere vadisi boyunca Cuma günleri ortak ibadet mekanı olarak inşa edilen Sınır, Kızıllar, Ahiçukuru, Umutbükü ve Yağlıdere camilerinin hem yapımına öncülük ettiği, hem de buralarda görev yapan din adamlarını yetiştirdiği anlaşılmaktadır.      

Hacı Abdullah Halife ve babası Kasım Halife’nin buraya nereden geldiğini tam olarak bilemiyoruz. Ancak devrin şartlarında bölgeyle ulaşımı bulunan Bayburt kentinde bulunana medreselerde eğitim gördüğü, tasavvufî tekâmülünü de yine bu şehirdeki Ahi Emir Ahmet Zencânî zaviyesinde tamamladığı düşünülmektedir. Ahi medrese ve zaviyelerinde bu kültürün temel kitabı Fütüvvetname okutulduğunu biliyoruz. Fütüvvetnâmelerde yer alan ahlakî ilkeler, toplum olarak bizi bir arada tutmayı sağlayan muhtevalardır. Bu ilkelerden bazıları şöyledir:

  • İşinde güvenilir, ahdinde vefalı olmalısın!
  • Kantarını doğru, dükkânını temiz tutasın!
  • Zengin iken fakir düşene, hatırlı iken itibarını kaybedene acımalısın!
  • Elini açık, dilini bağlı tutmalısın!
  • Kapını açık, gözünü bağlı tutmalısın!
  • Sofranı açık, belini bağlı tutmalısın!

Çevremizin manevî mimarlarından olan Hacı Abdullah Halife’ye bugünün nesli olarak bizler çok şey borçluyuz. Onun gibi şahsiyetlerden kalan her çeşit eserin, bizim için aziz bir hatıra olduğunu unutmamak gerekir. Bunların kıymeti bilinmeli, titizlikle korunmalı, tahrip olanların da bakım ve onarımı konusunda acele edilmelidir.

Bölge tarihinin medâr-ı iftihârı olan Hacı Abdullah Halife ve onun gibi yüce ruhların dualarına mazhar olmayı çok isterim. 



6092 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Site Haritası
DÜĞÜN-NİŞAN-MEVLÜT